
İçgüdü,doğuştan var olan ,hayvanın veya insanın öğrenmeden yaptığı davranışlara denir.Yaşarken elde edinilen davaranışlarsa tecrübe ve zekaya dayanır.Bir hayvanın davranışındaki içgüdü ve zeka payı türden türe değişir.Omurgasızlarda yani böceklerde içgüdüsel davranış gelişmiştir.Kuşlar ve memeli hayvanlarda ise doğuştan gelen içgüdü ile sonradan öğrenilenler birleştirilir.
Bazı kuşlar,balıklar,üreme dönemlerinden önce veya soğuk havalar gelmeden önce göç ederler.Uzak yerlere giderken bu hayvanlara yol gösteren sadece içgüdüsel davranışlarıdır.Denizlerde yaşayan erişken Somon balıkları yumurtlama dönemleri geldiğinde sürüler halinde denizlerden akarsulara öleceklerini bile bile göç edereler.Yumurtalarını akarsulara bıraktıktan sonra çoğu ölürler.Bu tamamen içgüdüsel bir davranıştan kaynaklanıyor.
İçüdüsel davranışlara sonradan zeka ile öğrenmede ilave edenler vardır.Hayvanlarda görülen en zeka davranışlarından biride nesnelerin kullanılmasıdır.Şempanzeler, karıncaları yakalamak için onların sevdikleri bir dalı yuvalarına sokarak dala gelmelerini saağlarlar.Akbabalar deve kuşu yumurtalarını kırmak için yukarıdan taş bırakırlar.

Kuşların ötüşü konusunda çok ayrıntılı incelemeler yapılmıştır.Yuvasından uzakta yetiştirilen ve onların ötüşünü duymamış olan bir yavru ötleğen kuşu tam olarak ötemez.Demek ki bu kuşun ötüşünün bir kısmı doğuştan içgüdüsel diğer kısmı ise sonradan öğrenme veya taklit ile edinilen bir harekettir.
En gelişmiş içgüdü yaşama içgüdüsüdür. Hiçbir canlı varlık kendini savunmadan,yavrusunu savunmadan,direnmeden ölüme razı olmaz.Bunun için hayvan yavrusu,çoğu zaman bütün duyularını kullanmayı ve bütün fizik yeteneklerinden yararlanmayı öğrenmeden önce,düşmanlarını fark etmek ve tanımak zorundadır.Hayvanlar hayatta kalmak için beslenmek ve soyunu devam ettirmek için çoğalmak zorundadır.Üreme içinde zamanı gelince bütün içgüdüsel hareketleri gösterirler.